ANA BABA KAYNAKLI DUYGUSAL BOŞLUKLARIN SEVGİYLE ŞİFALANMASI

Gereksiz duygu fırtınası içinde kalmak nasıl kafamızı karıştırıp bizi bizden alıyorsa, duygusal boşluk içinde olmak ta kendimiz üzerindeki hakimiyetimizi kaybetmemize neden olur. Duygusal boşluk kısa süreli olabildiği uzun yıllar da devam edebilir. İnsanın hayata bağlı olduğu, yaşama sevinci dolduğu, kendini güvende ve değerli hissettiği, özgün üretimler yapıp diğer insanların hayatına dokunabildiği zamanlarda ortada duygusal bir boşluk yoktur ve hayatı bir akış içinde ilerler. Bu tür bir insanın ne vücudu ne de duygusal dünyası durağan değildir, kokuşmaz, zehirlenmez ve zehirlemez.

Duygusal boşluk, her ne kadar boşluk diye adlandırılsa da yakın bir zamanda içimizdeki negatif seslerin kölesi olabileceğimizi gösterir. Geçici duygusal boşluklar aslında negatif duygulara tutunma öncesi yaşanan kafa karışıklığı zamanlarıdır. Pozitif duygulara tutunamıyorsak yakın bir zamanda duygusal boşluğumuz bize zarar veren negatif duygularla karşımıza çıkacaktır. Duygusal boşluk içinde kalan insan her an patlamaya hazır bir bomba gibidir. Fırtına öncesi sessizlik gibi ortamda garip bir sessizlik, garip bir boşluk vardır. Bu bombanın patlaması bazen öfke, bazen şiddetli isyan ya da çöküntü, bazen aşırı şehvet krizi veya aşırı yeme ya da yememe atakları şeklinde olabilir. Duygusal boşluk içinde kalan insanın kafası karışıktır. Yaptığı işe tam konsantre olamaz ve hatta o işi neden yaptığını bilemez. İçinden bir ses hayatın anlamsız olduğunu ve yaptığı her şeyin boşuna olduğunu söyler. Zamanını saçma sapan şeylerle, kendisini ilgilendirmeyen hatta kendisine zarar veren uğraşlarla geçirenler, küçük bir meseleyi büyütüp ona takılan ve takıldığı yerde dönüp duranlar, bir bağımlılığın pençesinde ömrünü heba edenler, duygusal boşluğun negatif duygu ve eylemlerle doldurulması belası ile karşılaşmış olabilirler.  Duygusal boşluk yaşayanlar köleliğe oldukça eğilimli olup hem içsel hem de dışsal kölelik için biçilmiş kaftan gibidir. Nasıl ki içimizdeki şeytan kendine bir uğraşı bulmayanlara münasip bir uğraşı bulmakta ustaysa dışımızdaki şeytanlar da duygusal boşluk yaşayan insanı maniple etmekte, onu köleleştirmekte ve ona destek olmak yerine köstek olmakta ustadır. Boşluklarımız itinayla doldurulur.

Esas mesele şu ki geçici duygusal boşluk hallerinin onarılması ve yeniden hayatla irtibat kurulması kolayken, ana babadan alınması gereken duyguların boşluğu gibi kronikleşmiş boşluklar bir türlü doldurulamaz ve genellikle ya bastırılarak ya da bağımlılıklarla uyuşturulup yatıştırılarak unutulmaya çalışılır. Anne ya da baba ile kurulacak sevgi dolu bir bağ ve onun oluşturduğu güvende olma, değerli olma duygusunu alamamış bir kimsenin kronik duygusal boşluğunu giderebilecek çözümler bulması bazen bir ömür sürer. Zira anne ve babanın boşluğu ancak anne ve baba tarafından doldurulabilir.

Anne baba boşluğu, her ikisinin birden boşluğu olabildiği gibi tek taraflı da olabilir. Annesi tarafından duygusal boşluk yaşamayan biri babasından alması gereken duyguların eksikliğiyle yaşıyor olabilir. Pek çoğumuz için bu sevgi boşluğunun anne baba tarafından doldurulması artık imkânsız hale gelmiş olabilir. Sadece anne babası ölenleri kastetmiyorum. Anne babası ile aynı evde yaşadığı halde onlardan duygusal olarak fersah fersah uzakta yaşayan, tarifsiz bir soğukluk hisseden, sevgi dilini unutmuş, sevgiyi koşullu olarak almaya alışmış ya da sevgiyi şiddet diliyle almaya devam eden kim bilir ne kadar çok insan var. Annesine babasına doyamamış kediciklerin kendi memesini emdiği veya önüne çıkanı annesi sanıp emmeye başladığı gibi, sevgi yetersizliğinden doğan duygusal boşluklar için ilkel çözümler geliştirenler ne de çoktur.

Alınamamış sevgiyi, verilememiş duyguyu söke söke alamayız elbet. Bu noktadaki kronik duygusal boşluğu doldurmanın şifalandırıcı yolu sevgi alma doyumsuzluğunun giderilmesi hayalinden vazgeçip sevgi vererek şifalanmaktır. Zira ana bana kaynaklı duygusal boşluk yaşayanların çoğu aslında sevilmekte ancak sevgiye bir türlü doyamamaktadır. Çünkü aç oldukları türden sevgiyi onlara verebilecek kimse yoktur. Hiçbir sevgili, hiçbir eş bir annenin çocuğuna verdiği türden şefkat dolu bir sevgiyi aynı bir anne gibi veremez. Zaten vermesi de beklenemez. Bu işin içinde bambaşka bir kimya vardır. Anne baba kaynaklı duygusal boşluğun şifalanması için öncelikle şöyle bir titreyip silkinmekte fayda vardır. Bu durmadan tekrar eden öğrenilmiş çaresizlikten uyanarak, doyumsuz sevgi beklentisini, sevgi alınganlığını ve kıskançlığını (hatta bazen sevgi hasetliğini) bırakıp koşulsuz sevgi vermekle kendi yaralarımızı iyileştirmeye başlayabiliriz. Anne baba sevgisini eksik alanların onları seven insan eksikliği değil, başka bir tür sevgiye doyumsuzluğu vardır. Her gün işyerinin kapısından geçerken selam verdiği bekçi bile insana sevgi dolu bakarken ve pozitif enerjiler gönderirken doyumsuz insan birçok sevgiyi geçersiz hale getirir ve kendi sevgisizliğine bahane yapabilir.

Ana baba sevgisi eksikliğinden dolayı duygusal boşluk yaşayan kişi, kendi kalbinde yer alan ve kökenini İlahi sevgiden alan sonsuz sevme gücünü kullanarak tüm yaralarını iyileştirebilir. Sevgi vermek sevgiyi veren insan için öyle bir şifadır ki eğer kişi bununla ilgili kibrini, korkularını aşabilirse çoğu yarasını bir anda iyileştirebilir. Kendi yarasına dahi sevgi gösterip onunla barışmak, yarayı kaşıya kaşıya yaraya karşı delice direnmeleri bırakmak, şifaya kavuşmanın ilk adımıdır. Sevgi almak güzeldir elbet ancak çoğu zaman elimizde değildir, başkalarından gelen sevgi kimi zaman çok eksiktir kimi zaman da fazla gelebilir. Oysa sevgi vermenin gücü elimizdedir, sonsuz sevme gücüne sahip kalbimizdedir. Platonik aşk yaşayan biri bile birisini sevdiği için hayatı anlam kazanmakta, acının içinde garip bir mutluluk yaşamaktadır. Leyla’dan geçme faslına gelirse muhteşem bir şifayı da bulmaktadır. Sevgi alma kaygısı olmadan sevgi vermek, Allah için sevmek, beklentisiz sevmek ve sevdikçe iyileşmek, sevdikçe insanın hakikatini anlamak ne güzeldir. İnsanın hakikatini sevmek, ne güzel sevmektir. İnsan tarafından sevilip sevilmediğine aldırmaksızın Allah için sevmek ve şefkat göstermek ne güzel sevmektir ve ne güzel bir şifadır. Hele bir de o sevdiğimiz insanı Yaratanı, sevilesi tüm varlıkları ve sevgiyi Yaratanı sevmek ne güzel sevmektir.

Yorumlar

  1. Harika bir yazı olmuş.

    YanıtlaSil
  2. Çok güzel bir yazı olmuş ellerine şsağlık. Günümüzde her sevginin artık menfaate dayalı olduğu aşikar. Eminim leyla mecnunu bu dönemde sevmiş olsaydı kesinlikle evi arabası bankada yüklü bir parası hatta SSK sı ve sonsuz bir enerjisi olmasını isterdi.Anne babanın sevgisine gelince günümüzde ne anne ne baba istese de çocuğuna sevgi veremiyor çünkü karşıda almak isteyen bir evlat olmuyor. Artık tek yapılabilen her sevgide Allah için sevip Allah için şefkat gösterebilmek. En iyisi Allahı daha çok sevip ondan sabır dilemek sanırım.
    Allaha emanet olunuz. Saygılarımı arz ediyorum. """Hallederiz Kadir""

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar